Çocuklarda Bilinçaltı : Küçük Yetkişkinler için büyük mesele

Ebeveynler olarak çocuğumuz için her şeyin en iyisi olsun istiyoruz. Onun uykusunu ayarlamak için okuyoruz, her zaman en temiz kıyafetleri giymesini sağlamaya çalışıyoruz ve en iyi okullara gidebilmesi için belki de para biriktiriyoruz. Ancak, unuttuğumuz ya da atladığımız bir konu daha var. Çocuklarımızın bilinçaltını sağlıklı tutabiliyor muyuz?

Çocuklarda Bilinçaltı : Küçük Yetkişkinler için büyük mesele
 

Çocuklarda bilinçaltı ne zaman oluşur?

Çocuklar daha ilk doğduklarında belirli bir zihin yapısıyla doğarlar. Özellikle ilk bir iki ayı atlattıklarında yani taklit yeteneklerini kazanmaya başladıklarında, ona karşı yaptığınız davranışları ve daha doğru şekilde bütün gördükleri, işittikleri, hissettikleri şeyleri kaydederler. Bu süreç 6 yaşına kadar devam eder.

Bu bilgilerin büyük çoğunluğu bilinçaltına yerleşir. Oluşan bu bilinçaltı ilerideki davranışlarını etkileyecek ve 6-12 yaş arasında, yorumlama yeteneğini kazandıklarında ve bu yeteneği deneyimle pekiştirildikten sonra tam olarak bilinçaltında yer edecektir.

Kısacası 0-6 yaş arası çocukların tamamı tüm bilgiyi özümseyip kaydederler. 6-12 yaş arasında da pekiştirme yaparlar.

Çocukların zihni biraz farklı çalışır

Ebeveynler olarak küçük yetişkinler olarak gördüğümüz çocuklarımızın beyinleri, daha doğrusu zihinleri bizden biraz da olsa farklı çalışır. Bilgiyi kaydederken egosantrik düşünceleri de bu bilginin içine katarlar. Yani ben merkezli bir zihin yapıları vardır.

Bilinç hakkında biraz bilgi edindiğimizde farklı çalışan zihinlerini de açıklayabileceğiz.

Bilinç, zihin yapısı nedir? Neye benzer?

Genel olarak zihin yapısı aşağıdaki resimdekine benzerdir.

Çocuklarda zihin yapısı ve katmanları
 
 
 

Zihin yapımızın %10’luk bir kısmını bilinçli zihin oluşturur. Bu alan sorgulama, kara alma, mantıklı düşünce ve arzulama işlevlerini gerçekleştirmenize yarar. Geri kalan %90’lık kısım ise bilinçaltı dediğimiz bölümdür. Bu alan ise nefes alma, bedeninizin yönetimi gibi işlevleri görmektedir. Bu otomatik olarak gerçekleştirilen eylemlerin sorumlusu bilinçaltıdır.

Resimde gördüğünüz primitive area yani ilkel alan, “kaç ya da savaş” bilgilerinin tutulduğu bölümdür. Bu alan sizin temel yaşama içgüdülerinizi barındırır. Geri kalan alanda tüm otomatik cevaplarınız, inançlarınız, alışkanlıklarınız, iyi ve kötü gibi kavramlara vereceğiniz tepkilerin tamamı yer alır.

Arada görüğünüz kritik zihin ise aslında filtre olan kısımdır. Bu alanın yarısı bilinçli zihin bölümünde, yarısı bilinçaltında bulunur. Bu alan bizi koruyan bölümdür aslında. Bilinçli zihin tarafından gönderilen bilgileri yorumlayarak bilinçaltından verilecek tepkileri düzenleyen alandır.

Peki ya çocukların zihni

Çocukların zihin yapısı da aslında bu şekildedir. Aynı mantıkla çalışır. Ancak, doğrukları andan itibaren, mantık, kararlar ve sorgulama gibi bölümlerinin bilinçli zihinlerinde var olmamasından dolayı tamamen ilkel alanın hakimyetindedirler. Bu yüzden bilinçaltı bahsettiğimiz bölümleri oluşturmak için sürekli kayıttadır.

Kritik zihin bölümü yine filtre olarak çalışmaya devam etse de tam olarak işlevsel değildir. Bu yaşlar arasında genel olarak beynin sağ tarafı daha aktifken, kritik zihni destekleyen sol beyin bölümü tam olarak etkinleşmemiştir. Bebekler ve çocuklar için siz sürekli doğruyu yapan, doğru yolu gösteren olacağınız için, eylemlerinizin tamamı bilinçaltına işlenecektir.

Yaklaşık olarak 8 yaşına kadar bilinçaltı yapılan tüm eylemlerden iyi ve kötü olarak iki kütüphane oluşturur. Sizin ona iyi ve kötü olarak yaptığınız ayrımlardan oluşan bu kütüphane, ilerleyen yaşlarda çocuğunuzun yaşamına çok büyük etki edecektir. Çünkü öğrenilen tüm bilgi, mantık ve kendi kararını verebilme sistemi oturana kadar çocuğunuzun tüm yaşamında etkili otomatik yanıtlar oluşturacaktır.

 
 

Bilinçaltı programlanabilir mi?

Bebeklikten çocukluğun sonlarına kadar olan dönemde aslında ebeveynlerin yaptığı şey tam olarak da bu. Buradaki aslı soru bilinçaltını daha doğru nasıl programlayabilirim? olmalı. Aslında açmak isteidğimiz yeni paragraf da bu soruyla başlıyor.

Bunu lütfen beyin yıkama ya da başka tür şeylerle karıştırmayın. Burada sizin en büyük sorumluluğunuz, doğru yaşamayı bilen, sorumluluklarının farkında ama hayatı en iyi şekilde yaşayabilmek için gerekli bilgiye sahip çocuklar yetiştirmek.

Bilinçaltını daha doğru nasıl programlayabilirim?

Yukarıda bahsettiğimiz gibi, çocuklar 8 yaşının ortalarına kadar sadece bilinçaltına bilgi depolama, dijital tabirle bilgi indirme işlemini gerçekleştirirler. Onun eylemlerine karşı vereceğiniz her tepki, bilinçaltı kütüphanelerinde farklı bir alana kaydedilecektir.

Örnek olarak “Okulda yüksek puanlar alamazsan asla iyi bir iş sahibi olamazsın” gibi bir tavır tehlikelidir. Sizin için doğru gibi görünebilir ama ilerleyen süreçte çocuğunuzda “asla iyi bir iş sahibi olacak kadar iyi değilim” olgusunu oluşturabilir. Ve bunu bilinçsiz bir şekilde geliştirebilir.

O yüzden, ne kadar size aptalca görünen şeyler yapıyor olursa olsun, çocuğunuza “Aptal mısın?" ya da meşgul anınızda kendisi için süper eğlenceli gibi görünen birşey göstermeye çalıştığında “Beni yanlız bırak!" gibi cümleler kurmaktan kaçının.

Bir diğer konu da hislerini gözardı edebiliyor olmamız. Çocuğunuzun ne hissettiğini dinlemelisiniz. Üzgün anları için “Aslında böyle hissetmiyorsun, sadece yorgunsun”, “Sen çocuksun, üzgün olman için bir sebep yok”, gibi cümleler kurmak yerine, onunla konuşarak ve en önemlisi dinleyerek ve tavsiyeler vererek bilinçaltını sağlıklı tutabilirsiniz.

Kısacası, çocuğunuzun bilinçaltını sağlıklı tutabilmek ve doğru bir yaşam sürmesini destekleyebilecek yetenekleri kazanmasını sağlamak için, küçük yetişkinlerinizin birer çocuk olduğunu, anlattığınız her şeyin kaydedildiğini, yaptığınız her eylemin pekiştirmek adına çocuğunuz tarafından tekrarlanacağını unutmayın yeter.

 
 

Büyük mesele ve özet

Yazıyı buraya kadar okuduysanız, tebrikler, bilinçaltının çocukları nasıl etkileyebileceğinie dair bilgilendiniz 🎉.

Büyük mesele şöyle, siz çocuğunuza ne kadar iyi davranırsanız, çocuğunuz da etrafındaki her varlığa o kadar iyi davranır. Ailesinden ya da en olmadı televizyondan şiddeti öğrenen çocuklar, etrafına şiddet saçıyorlar. Zamanında bizim ebeveynlerimizin başarısızlıkları bizi de etkiliyor.

O yüzden siz ebeveyn olarak, en iyi kıyafet, en iyi okul derdinden önce, “Çocuğumu bilinçaltında hasar oluşturmadan nasıl yetiştirebilirim?" sorusuna karşılık bulmalısınız. Ona bağırmak ya da ilgilsiz davranmak yerine, hayat felsefesi olarak en iyiyi öğretmelisiniz.

Özet olarak, ebeveynlerinizin yaptığı hataları yapmanın.